Game of Thrones 2.Sezon Yeni Fragman: Gölgeler

Yollarını gözlediğimiz Game of Thrones 2. Sezon' la ilgili yeni bir fragman daha yayınlandı Pazar gecesi. Daha ilk sezonla efsane olmuş bu dizi için tam tamına 2 ay kaldı. Öncekine göre daha uzun, daha ayrıntılı olan bu fragman "Facebook Game of Thrones Türkiye" nin hazırladığı altyazı ile aşağıdadır. Buyrunuz.

Karadedeler Olayı

Yakın zamanda bir Türk filminin DVD' si çıktı piyasaya. Eylül ayında beyazperde görmüş bu filmin adı, Karadedeler Olayı. İsminden mistik, metafizik bişiler olduğu aşikar zaten. Ama filmin asıl ilginçliği, yeni milenyuma girerken Blair Witch Project ile moda olan ve son dönem "Paranormal Activity" lerle zamanını doldurmaya başlayan, gerçekçi belgesel kurgusuna sahip olması. Yani hikayeye gerçeklik katması açısından, amatör kamera ile çekilmiş gibi yapıp, sonra o kayıtların rastgele bulunması kurgusundan yararlanmak. Dünyada bu akım bitmek üzere, bize yeni geldi daha ama filmin yukarda saydığımızın filmlerden farklı yanları mevcut.

Öncelikle filmin konusunu size bir yerlerden bulup, kopyala/yapıştır yapayım. 

"1989 yılının ocak ayında gazeteler bir köyde yaşanan garip olaylar hakkında yayınlanan bazı haberler, genç gazeteci H.B’nin ilgisini çeker. Köye giden gazeteci, oldukça korkmuş ve gergin köylülerden gece köyün çevresinde dolaşan yaratıklar olduğunu, köyün bir şekilde cinler tarafından basıldığını öğrenir. H.B., birkaç hafta köyde kalır ama olağanüstü bir şey görmeyince kamerasını köydeki bir gence emanet ederek İstanbul’a geri döner. Üç gün sonra ise köyün jandarmaları tarafından gözaltına alınır: kamerasını emanet ettiği genç de dâhil olmak üzere köyden 7 kişi parçalanarak öldürülmüştür. H.B ifadesi alındıktan sonra serbest bırakılır ama bütün eşyaları ormanda terk edilmiş olarak bulunur; kayıplara karışır... Tüm bu esrarengiz süreç boyunca kameralar kayıttadır… ." *

Filme gelince, ecnebilerin bu yeni modasını biz nasıl yapmışız görmek için filmi mutlaka izleyin. Gerçeklik katması için hikayeye nasıl ince ayrıntılar eklenmiş (eski kayıtların 1.33-1 oranında olması, olayla ilgili tasarlanan gazete küpürleri gibi), amatör oyuncular nasıl gerçekci oynamış görün. Çocukluğumuzda bizi en çok korkutan şeylerin bir kaçını bu filmde yaşayın. 

Tabi her güzelin kusuru var. Eğer kameralardan ve teknik detaylardan anlıyorsanız, görüntülerin dönemin şartlarına uygun olmadığını fark ederseniz hemen. Ayrıca dönem koşullarında kameralı sorgu sahnesi biraz inandırıcılıktan uzak duruyor. Ama inanmaya ne kadar çok çalışırsanız, o kadar filmden keyif alırsınız. Sonuçta her hikaye için geçerli değil mi bu kural?

Bir de işin tanıtım-reklam kısmına bakalım. Filmle ilgili ilk haberler kulağımıza geldiğinden beridir ısrarla "görüntüler gerçek" propagandası yapıldı. Filmin fragmanlarını dahi izlemeden bir insan, bunun bir kurgu olduğu çabucak anlayabilir, ama filmden etkilenen bir kaç kişinin filmi şehir efsanesi gibi yayması bile propagandanın başarıya ulaşmasına yeter. Amaç ta bu değil mi zaten?

Sonuç olarak, hataları da olsa, saydığım diğer etmenler için (Türk sinemasına yeni bir tür getirmesi, cesareti, ince düşünülen ayrıntıları, gerçekci oyunculukları vs..) gözardı edilmemeli. Gece sessizliğinde, yalnız ve karanlıkta izlenmesi etki katsayısını arttıracaktır. Şimdiden iyi seyirler. 

* Kaynak: sinemalar.com

1992-93 MKE Ankaragücü

Bugün Beşiktaş kulüp başkanı, 1993 senesindeki 8-0 lık Galatasaray - MKE Ankaragücü maçına gönderme yapınca aklımıza iki şey geldi. İlki, şüpheliler listesinde kendi takımının da bulunduğu. İkincisi ise bahsi geçen sezondaki MKE Ankaragücü' nün istikrarsız performansı. Aşağıda MKE Ankaragücü' nün en az 4 fark yediği maçların listesi. Yorumu siz yapın.

10.10.1992  Beşiktaş - MKE Ankaragücü      4-0
21.02.1993  MKE Ankaragücü - Fenerbahçe  0-4
14.03.1993  MKE Ankaragücü - Beşiktaş      0-6
04.04.1993  MKE Ankaragücü - Karşıyaka     0-5
30.05.1993  MKE Ankaragücü - Galatasaray 0-8

                  Sıra   O  G  B  M  A   Y   P
Sezon sonu  8.    30 11  4 15  40 59 37

The Hobbit Fragman Müziği: Misty Mountains Cold

Fantastik edebiyatın kralı "Yüzüklerin Efendisi" serisinin filmi bundan ortalama 10 yıl önce deyim yerindeyse ortalığı baya bir sallamıştı. Tolkien' in Yüzüklerin Efendisi' nin öncesini anlatan masal kitabı "Hobbit" akabinde hemen beyazperdeye aktarılmak istenmişti ama aksilikler, ertelemeler derken bu zamana kaldı. Film 2 parça, ilk bölümü için 2012 Aralık tarihi verildi. Daha çok vakit var maalesef. O yüzden filmden çok konuşacağımız şey, filmin fragmanındaki müzik.

Hikayedeki önemli karakterlerden Thorin Meşekalkan' ın (üstteki resimde, öndeki ağa) söylediği bir cüce şarkısı. "Misty Mountains Cold" isminde. Karakteri canlandıran Richard Armitage' ın söylediği bu şarkı, dinledikçe insana huzur ve bu filmi seyretmek, hikayeye dahil olmak için gaz veriyor. Buyrun aşağıda, bahsettiğimiz şarkı.

Trevor Morris - Wolsey Commits Suicide, Finale (The Tudors)

The Tudors dizisini izlemeye başladım son günlerde seri halde. İngiltere Kralı VIII. Henry' nin yaşamını konu alan 4 sezonluk bir dizi. Daha 2.sezonunun ortalarındayım ama şimdiden diziyle ilgili söyleyebileceğim çok konu başlığım oldu. Muhteşem Yüzyıl' la olan benzerliği (aslında karşılaştırmasını çok güzel yapardım ama Hürrem' in sesine 10 bölüm dayanabildim), İngilizler' in ilginç kraliyet sistemleri, Anne Boleyn ve Henry Tudor arasındaki aşkın ne kadar gerçek/yalan olduğunu, aslında VIII. Henry' nin kim çekerse o tarafa çok kolay gittiğini vs ... . Aldığım spoilerlar ile adamın 6 tane karısı olduğunu, hepsini bu dizide göreceğimizi, adamın ölümüne kadar devam edeceğimizi öğrendim. Gerçi biyografik bir yapım olduğu için bunlara spoiler denmez, vikipediye baksan yeter zaten.

The Tudors' tan niye bahsettik? 1. sezonun finalinde son sahnelerden birinde (dizinin kilit karakterlerinden Kardinal Wolsey' in intihar sahnesi, yukarıdaki resimde kırmızılı din adamı) alttan çalan bir müzik vardı. Trevor Morris' e (The Pillars of the Earth' ten tanıyabilirsiniz) ait. Girişi "Son Mohikan" filminin efsane müziğini andıran, daha sonradan daha yavaş ve duygusal tonda ilerleyen bu müzik, dinler dinlemez beni cezbetti. Aynı sahneyi defalarca izlememe sebep oldu. Kardinal Wolsey' in (kendisi pek tekin bir karakter değildi ama böyle bir son ona yakışmadı) çaresizliği, kendisini canlandıran Sam Neill' in muhteşem performansı ve bu harika müzik. Üçü birleşip bu sahneyi unutulmaz kıldı. Film müziklerinin, yapıma etkisi bir kez daha kanıtlanmış oldu. İnanın bu müzik olmasaydı belki de o sahne bu kadar etkileyici olmazdı.

Aşağıdaki videoda öve öve bitiremediğim müzik bulunmakta. Altına da bahsettiğim sahneyi koydum. Buyrun.

Galatasaray 4 - Büyükşehir Belediye 1

Goller güzel,
Oyun güzel,
Hırs ve istek güzel,
Emre Çolak güzel,
Forma ve kombinasyon güzel,
Semih Kaya güzel,
Seyirci güzel,
Atmosfer güzel,
Her şey güzel.

Pardon bir Kazım kötü :)

milliyet.com.tr Yeni Yıla Giremedi

Yukarıdaki resim milliyet.com.tr nin, yeni yıla girer girmez aldığı hal. Tesadüfen girdiğim sitede bu manzarayla karşılaştım. Yaklaşık 15 dk bu halde kaldı. Yeni yıla giremediler sanırım :))